Bilginin neliği tablosu önermeleri sistematik bir şekilde sınıflandırabilmek için Aristoteles tarafından oluşturulmuştur. Bu sınıflandırma durumu önermelerdeki bilgiler arasında bir hiyerarşi sağlar ve akıl yürütmelerimizi birbirlerinden ayırır.
Tümellik ve Tikellik: Önermeleri sınıflandırırken önemseyeceğimiz kavramlarlardandır. Tümel kapsayıcı, kapsayan olanı ifade ederken; tikel kapsananı ifade eder. Mesela “İnsanlar koku duyusuna sahiptir.” tümel bir önermeyken, “Ahmet, miski amberin kokusunu sever.” tikel bir önermedir. “Yaşayan şey ölür” ve “İnsan ölümlüdür”, “Sürüngenler yumurtlar” ve “Yılanlar yumurtlar” örneklenebilir.
Kesin Yargı: Kesin yargı bir şey hakkında kesin bir yargıda bulumaktır. Örneğin, iki artı iki beş etmez dediğimizde beş haricindeki diğer bütün sayıların olabileceği anlamı çıkabilir ve bu tam bir iddia sayılmaz çünkü önermeye bakarsak işlemin sonucu hala sonsuz farklı sayı olabilir. Kediler sürüngen değildir? Ayılar tahta ile beslenmez, kuşlar doğum yapmaz gibi örnekler arttırılabilir. Ayrıca “Yaratıcı ya vardır ya yoktur” gibi net olmayan önermeler de kesin yargı bildirmezler.
APODİKTİK
Zamandan ve mekandan bağımsız olarak, her durumda, evrenin her yerinde ve her zaman geçerli olan kesin öncüllere dayalı tümel bilgilerdir. Kesin yargı bildirmek zorundalardır. Apodiktik bilgi, tümdengelimsel zorunlu realitedir ve tartışma konusu olmayacak kadar kesindir. Tümevarımla ve özünde tümevarım olan analoji ve heptengitmeli ile ulaşılamazlar çünkü tümevarım kesin sonuç vermez bu yüzden deneye bağlı olamazlar. Mantık ilkeleri karşısında tamamen geçerlidirler. Apodiktik bilgilerle felsefe yapan kişi doğruyu, gerçeği konuşur. Apodiktik bilgilerin realite olmasına karşın realite bilgilerin tamamı apodiktik değildir.
Apodiktik Örnekler:
Varlık vardır.
A = A (Mantığın özdeşlik ilkesi)
2 + 2 = 4
Enerji ne yok edilebilir ne de yoktan var edilebilir. (Termodinamik- Enerjinin Korunumu Kanunu)
Sonlu bir zaman dilimi içinde sonsuz mekân aralıklarını geçilemez.
Burada dil kullanımından ötürü bir olumsuzlama var gibi gözükse de aslında yoktur. Çünkü tümel, zamandan ve mekandan bağımsız bir akıl doğrusunu ifade eder.
Hiçbir şey hiçbir şeyden çıkmaz.
Üçgenin iç açıları toplamı 180 derecedir.
Örnekteki derece birimi bizim tam açıyı 360’a bölmemizden ortaya çıkan belirlenmiş bir birim olsa da örnek apodiktiktir. Çünkü birim değişse de ifade edilen şey özünde aynıdır ve öz apodiktiktir.
DİYALEKTİK
İki uçlu bilgilerden daha tümel ve geçerli olan sınıftır. Kesin olarak ne reddedebiliriz ne de kabul edebiliriz. Tartışmaya açıktırlar, bu durum onları iki uçlu yapar. Akıl yürütme türlerinin tamamıyla diyalektik bilgi elde edilebilir. Bilginin doğası dersindeki diyalektik ile aynı şeydir. Mantığın ilkeleriyle çelişmezler. Öncülleri kesin değildir.
Neredeyse tamamı rölatif olmayan bilgilerden oluşur. Apodiktik özlü bilgi kesin yargı bildirmez veya tikel kalırsa diyalektiğe düşer. Apodiktik bilgilerle çelişen önermeler diyalektik olamaz. Fakat diyalektik bilgilerle çelişen önermeler diyalektik olabilir.
Diyalektik Örnekler:
Töz vardır.
Her ne kadar güçlü öncüllerden çıksa da tam anlamıyla gösteremediğimiz için apodiktik değildir.
Mahkeme oy çokluğuyla Sokrates’in idamına karar vermiştir. (Tarihsel bilgilerden güçlü olanlar da diyalektik konusudur)
Yaratıcı vardır. (Yeter nedeni sağlayan öncüllerin sonucuysa)
İnsanlık dünyada yaşar.
İleride neslimiz tükenebileceği için apodiktik diyemeyiz.
Dünya dışı yaşam olabilir çünkü evrende sayılamayacak kadar çok yıldız ve gezegen vardır.
İnsan daha sonra neslini yitirerek canlılığını kaybedebilecek olduğu için apodiktik diyemeyiz.
Kare 3 açılı olmayan bir geometrik şekildir.
Kesin yargı olmadığı için apodiktik olamaz.
İnsanlar ve şempanzeler ortak atadan gelir.
İnsan düşünen hayvandır.
Tikel kaldığı için apodiktik olamaz çünkü diğer hayvanlar da düşünür.
Evrenin başı ve sonu vardır.
Evren ezeli ve ebedidir.
İkisi birbirinin zıttı olan bu bilgiler diyalektiktir. Bu durum hakkında şunu söyleyebiliriz, Diyalektik bir bilgi apodiktiğe çıkabilir fakat bunun için kendisinin antitezi olan -varsa- diyalektik iddiayı retoriğe düşürmesi gerekir çünkü kendisiyle çelişen iddia diyalektik konusu kalırsa asıl iddiaya tartışma konusu diyemeyiz.
Düşünen şey beyindir.
Düşünen şey tözdür.
Bunlar apodiktik olacak kadar kesin olmayan ama kesin olarak da reddedemeyeceğimiz bir bilgilerdir. Yine de retorik denemez.
Dünya’da bir gün 24 saattir.
Dünya ile sınırlı olduğu için zaten apodiktik olamaz. Ama örnekle alakalı önemli bir nokta var ki o da zaman rölatif bir kavram olmasıdır. Çünkü hareket hızına göre farklı algılanır ve en önemlisi kavram olarak zayıftır. Yine de herkes tarafından ortak bir şekilde deneyimlenir ve kendi içinde tutarlı algılanır. Yani rölatif ve diyalektik olan bir bilgidir. Öyleyse “Zaman aldanıştır.” önermesi ve zaman, iki ayrı diyalektik bilgidir.
RETORİK
İki uçlu bilgilerden daha tikel ve rölatif olan sınıftır. Yine kesin olarak ne reddedebiliriz ne de kabul edebiliriz. Mantığın ilkeleriyle tam olarak çelişmezler fakat yeter neden ilkesi karşısında zayıf kalırlar. Genellikle şahsi kabuller ve ezber kalıplar üzerinden ilerler ve geçerliliği mantıktan ziyade hitabete, inançlara dayandırılır. Retorikten çıkabilmek için kanıtlanmaya muhtaçtırlar. Yeter neden verilirse diyalektiğe çıkacak önermeler, örneğin “Tanrı vardır.” önermesi tek başına retorikte kalır.
Retorik Örnekler:
Mandalinayı seviyorum.
Pegasus canlıdır.
Atta kanat olmasından hareketle tasvir ettiğimiz bu mitolojik yaratığın evrenin bir yerinde yaşadığını ne kesin olarak reddedebiliriz, ne de kabul edebiliriz fakat diyalektik olamaz çünkü elimizde dünya dışı yaşam örneğindeki gibi güçlü bir yeter neden de yoktur.
İnsan her şeyi etki tepki sebebiyle yapar bu yüzden insan aslında seçim yapmaz.
Masa kahverengidir.
Renk kavramı rölatiftir örneğin köpekler başka görür ve renk tartışma konusu değildir köpeğe bu kahverengi diye itiraz edemezsin.
Saat 8’e gelmek üzere.
Şu an Türkiye’de saat 8’e geliyor iken ABD yeni güne yaklaşmaktadır bu yüzden zaman kavramı diyalektik olsa bile diyalektik sayamayız.
“Tanrı bağışlayıcıdır, tövbe edersen seni affedecektir”
Tarih, geriye dönük inançtır.
Söz retoriktir çünkü tarihi geriye dönük inanç olarak tanımlayamayız. Fakat bazı retorik sözler bazı hakikatlere işaret edebilir, retorik söz saçmalıktır denemez.
Ne mutlu Türk’üm diyene!
Felsefe Antik Yunan’dan önce başlamış olabilir.
Bu düşünce güçlü öncülleri olan bir iddiaya güçsüz öncüllerle karşı çıktığı için diyalektik olamaz. Her ne kadar güçsüz de olsa retorikten düşmez.
SAFSATA
Mantık ilkeleriyle doğrudan çelişen önermelerdir. Bilginin doğasının konusu değillerdir. Akıl yürütülememesinden ortaya çıkar. Daha iyi anlaşılması için mantık safsataları dersine gidilebilir.
Safsata Örnekler:
4 köşeli üçgen vardır çünkü düşünebildiğimiz her şey vardır.
4 köşeli üçgen tasvir edilemez çünkü yoktur. 4 köşeli olan geometrik cisme üçgen denilemez. Yaptığımız tasvir etmek değil dili farklı şeylerdeki özellikleri birleştirmektir.
Tanrı yoktur.
Olumlusu yani “Tanrı vardır.” önermesi tek başına retorik olan bu önerme olumsuzlanınca safsataya düşer.
Mantık şaşmaz çünkü canım öyle istiyor.
Mantık safsataları dersindeki örnekleri örnek gösterebiliriz.
ŞİİR
Şiiri diğerlerinden ayırmak gerekir çünkü diğerlerinde önerme hep bir iddia taşır fakat şiirde böyle bir şey yoktur. Şiir mantıkla incelenmek üzere söylenmemiştir. Dikkat edilmesi gereken bir unsur olarak, şiirsel anlatımla yazılmış her şey şiir önerme sınıfına girmez ve şiir olan önermenin bir şiirden olması da gerekmez. Örneğin, Parmenides ve Herakleitos felsefelerini şiirsel anlatımla yazarlar fakat onların fragmanlarının bazılarına şiir deriz.
Şiir Örnekler:
Yâ Râb, bu uğursuz gecenin yok mu sabâhı?
Şair sabah olacağını bilir ama yine de bu mısrayı yazar.
Bak… artık neşeli değil dağ… bir ihtiyar gibi tek başına duruyor.
Ben her zaman doğruyu söylerim, yalan söylerken bile.
Rüyalar bilinçdışına giden kraliyet yoludur.
Uyarı: Derste verilen bazı örnekler konuyu yeni öğrenen birisinin konuyu kavraması için verilmiştir, bu durum derste de normalde bunlar örnek olmaz diyerek bildirilmiştir. Örneğin “Tavşan havuç yer.” bilgisinin apodiktik olarak verilmesi apodiktiğe olumsuz örnek gösterilemeyeceği özelliğini açıklamaya yarar. Bu yüzden yeni bir önermeyi hazır örnekler üzerinden analoji yaparak değil, konuyu anlayıp tümdengelim yaparak değerlendirin.