1. Anasayfa
  2. Anaksagoras

Anaksagoras-Doğa Kitabı

Anaksagoras-Doğa Kitabı

ANAKSAGORAS

Doğa Fragmanları

Başlangıçtaki durum: Her şey bir arada idi, çokluk ve küçüklük bakımından sonsuzdu, zira küçük şeyin çokluğu sınırsızdı. Hepsi bir aradayken küçüklükten dolayı hiçbir şey ayırt edilemiyordu. Her şeyi hava aither tutuyordu, her ikisi de sonsuzdular. Zira bunlar bütün yığın içinde hem çokluk hem de büyüklükte en büyük olanlardır. Çünkü hava ve ateş-aither çevreleyici çokluktan ayrılıyorlar ve bu çevreleyen şey çokluk bakımından sonsuzdur.

Bunlar (şimdi gördüklerimiz) ayrılmamışken her şey bir aradayken hiçbir renk görünmüyordu. Bütün nesnelerin karışmış olması bunun önüne geçiyordu. Yaş ve kuru, sıcak ve soğuk, aydınlık ve karanlık birbirine karışmıştı ve içlerinde bir çok toprak ve hiçbir şekilde birbirine benzemeyen sayısız tohumlar (spermata) yığını vardı. Çünkü, öteki şeylerin hiçbiri de ötekine benzemez. Bu böyle olunca bütün içinde bütün nesneler bulunmalıdır.

(En küçüğün bir küçüğü olmadığı gibi en büyük bir büyük de yoktur) Çünkü küçüğün en küçüğü değil, daha küçüğü vardır – var olanın var olmamasına imkan yoktur-, büyüğün de daima daha büyüğü. Ve küçüğe çoklukça eşittir; kendi başına her şey hem büyük hem de küçüktür.

Her nesnede nous’dan başka her şeyden bir parça vardır, bazılarında nous da bulunur. Öteki şeyler her şeyden pay alır, nous ise sınırsız ve tek başına egemendir ve hiçbir nesneyle karışmaz, tersine yalnız olarak kendi kendine kalır. Çünkü kendi kendine bulunmayıp başka bir şeyle karışmış olsaydı, bütün nesnelerde payı olurdu, bir şeyle karışmış olsaydı. Çünkü her şeyde her şeyden pay vardır, önce söylemiş olduğum gibi. Sonra onu, onunla karışmış olanlar engeller, böylece hiçbir nesneye aynı şekilde hüküm edemezdi, başlı başına bulunan bir şey olduğu gibi. Çünkü o bütün nesnelerin en incesidir, en temizidir, her şey hakkında her bilgisi vardır ve en büyük güce sahiptir. Küçüklerde, büyüklerde bütün ruhlarda nous egemendir. Bütün dönüşe de nous egemen olmuştur, böylece dönüş ilk başta ortaya çıkmıştır. Ve bu dönüş önce ufak bir noktadan başlamış, gittikçe yayılmıştır ve yayılacaktır da. Karışanları, ayrılanları ve birbirinden uzaklaşanları, hepsini nous tanıdı. Nasıl olacaktı ve nasıldı, şimdi olmayanları, şimdi olanları ve nasıl olacaklarını, hepsini nous düzenledi ve yıldızların, ayın, güneşin, ayrılan havanın ve ateş-aither’in yaptıkları şimdiki dönüşü de. Bu dönüşün kendisi ayrılmayı yapar. Gevşekten sık ve soğuktan sıcak, karanlıktan aydınlık ve yaştan kuru ayrılıyor. Birçok maddelerin bir çok parçaları var. Tam olarak akıldan başka hiçbir şey ayrılmıyor, biri ötekinden uzaklaşmıyor. Nous ise büyük de olsa küçük de olsa, hep aynıdır. Başka hiçbir şeyin aynı değildir, bir şeyde en çok nelerden varsa her bir şey en açıkça onlar olarak görülüyor ve görülüyordu.

Ve nous kımıldamaya başladığında bütün kımıldanandan ayrıldı; nous’un kımıldattığı ne varsa bütün bunlar birbirinden ayrıldılar. Bunlar kımıldanır ve ayrılırken dönüş pek daha büyük bir ayrılma yarattı. -Bu yığınlar böylece dönüyorlar ve ağırlık ve hız altında ayrılıyorlar. Hız ise ağırlık doğurur. Onların hızı şimdi insanlar arasında bulunan nesnelerden hiçbirinin hızına benzemez, tersine olarak tamamen kat kat hızlıdır.

Daima var olan nous şüphesiz şimdi de vardır, nasıl ki çevreleyende (daha ayrılmamış olanda), çoklukta ve ayrılmayla ona eklenende ve artık ayrılmışlarda öteki bütün şeyler vardır.

(Başka dünyaların meydana gelişi)… Bunlar böyle olunca (her yerde) bütün birleşenlerde birçok ve çeşitli şeyler bulunmalıdır ve bütün nesnelerin tohumları, çeşitli şekiller, renkler, lezzetler ve kokular. İnsanların ve ruhu olan öteki varlıkların böyle bir araya çatılmış olmalarını kabul etmek gerektir. Bu insanların bizlerde olduğu gibi oturulan şehirleri, bakımlı tarlaları olmalıdır ve bizde olduğu gibi, güneşi, ayı ve öteki yıldızları sonra kullandıkları birçok ve çeşitli şeyler vermelidir. Benim ayrılma üzerine söyleyeceklerim bunlar, yani bunların yalnız bizlerde değil, başka yerde de olabileceğidir.

Ayrılan maddelerin çokluğu ne hesapla bilinebilir ne de denemeyle.

Bunlar böyle birbirinden ayrılınca hepsi birlikte ne azaldıklarını ne de çoğaldıklarını görmek gerektir -hepsinden çok olmasına olanak yoktur-, hepsi daima aynıdır.

Bu bir dünya düzeninde (kosmos) bulunan kurucu-parça’lar birbirlerinden uzaklaşıp ayrılmamışlardır, ne de baltaya sıcak soğuktan, soğuk sıcaktan bölünmüştür.

Sık, yaş, soğuk ve karanlık şimdi dünyanın bulunduğu bir yere çekildi, seyrek, sıcak ve kuru ise dışarıya ateş-aither’in uzaklığına gitti.-Bu ayrılan yığınlardan toprak katılaştı. Zira bulutlardan su ayrılır, sudan da toprak, topraktan da soğuk altında taşlar katılaşır, bunlar da sudan daha çok dışarı çıkarlar.

Güneş, ay üzerine aydınlık atar.

Meydana gelmek, yok olmak üzerine Helenlerin doğru bir düşünceleri yoktur. Zira hiçbir nesne meydana gelmediği gibi ölmez de, var olan nesnelerden birleşip karışır ve karışmadan ayrılır; bunun için meydana gelmeye karışıp birleşme ve yok olmaya da ayrılma deseler daha doğru olur. -Saç olmayandan saç, et olmayandan et olması nasıl mümkündür?

Paylaş
İlginizi Çekebilir